‘Alevi değil, vicdan sahibi ol yeter’ Alevilerden, Başbakan Erdoğan’a cevap geldi 18 Temmuz 2013 Perşembe, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ak Parti Ankara İl Başkanlığı tarafından verilen iftarda, “Eğer Alevilik Hz. Ali’yi sevmekse, ben dört dörtlük bir Aleviyim. Çünkü Hz. Ali efendimizi çok seviyorum” sözleri üzerine Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu, “Sayın Başbakan dört dörtlük bir Alevi olmak yerine iyi bir Başbakan, hak hukuk tanıyan iyi bir yönetici, ayrımcılığı ortadan kaldıran, vicdan sahibi iyi bir insan olmayı hedeflemelidir” diye açıklama yaptı. Dernek Başkanı Kenanoğlu yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın Hz. Ali’yi çok sevdiğini anlatırken, “Ben onu nasıl sevmem. O nasıl yaşıyorsa, ben de onun gibi yaşamaya gayret ediyorum. Ama ‘Aleviyim’…

İsmail Onarlı ile birlikte yayınlanan makalem üzerine açıklama Yazar İsmail Onarlı ile Hubyar Sultan Ocağı ve Beydili Sıraç Türkmenleri isimli bir kitap yazdık. Kitabın Hubyar Sultan Ocağı üzerine olan kısımarın tamamı bana ait iken Beydili Türkmenleri ile ilgili bölümleri İsmail Onarlı’ya aittir. Kitabın ortak yazılmış olmasından dolayı kitabın yorum bölümleri tamamıyla benim fikriyatımı yansıtmamaktadır. Kitapta katılmadığım kimi yorumlar bulunmasına rağmen genel olarak bir sorun yoktur. Ancak yazar İsmail Onarlı kitabın yayınlanmasından önce daha ham halindeyken ve benim kontrolümden geçmeden kitabın önemli bir kısmını Gazi Üniversitesinin yayınladığı Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisinde yayınlamıştır. Dergiden yayınlanan kısımlardan özellikle Alevilikle ilgili benim katılmadığım ve bir çoğunu da kitapta yayınlatmadığım yorumlar…

Ali KENANOĞLU 1.Alevi çalıştayında yaptığı konuşma 3-4 Hazian / Ankara – Evet, teşekkür ediyorum. Bende sayın divanı selamlıyorum. Şimdi bende beş dakikalık konuşacağım. Diğer haklarımı başka oturumlarda kullanacağım. Ben ülkemizdeki Alevi sorunu çözümünün Kürt sorunu çözümünden daha zor olduğuna inanıyorum. Bunu şunun için söylüyorum. Devletin bir bakış açısı söz konusu. Bu bakış açısı içerisinde inançsal kimlik çok daha önde tutulan bir kimlik olarak karışımıza çıkıyor. Baktığımız zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin sürecine baktığımız zaman, Müslüman olmayan Türkler’in sınır dışı edildiğini, mübadelelerle çok net olarak görmekteyiz. Bu nedenle ülkemizde bir inançsal tabu ve inançsal kimlik üzerinden bir yürüyüş vardır. Bu anlamda da Alevilerin sorununun çözümü çok daha sıkıntılı ve zor olduğunu düşünüyorum. Tabi…