Kenanoğlu’ndan Bartın Amasra’da 41 madencinin yaşamını yitirdiği grizu patlamasına ilişkin araştırma önergesi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, Bartın Amasra‘da 41 madencinin yaşamını yitirdiği, 11 madencinin de yaralandığı grizu patlamasına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı‘na araştırma önergesi verdi. Patlamanın yaşandığı Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağına dair Sayıştay raporlarındaki uyarılara dikkat çeken Kenanoğlu, katliamın bütün yönleriyle araştırılarak gerekli önlemleri almayan sorumluların tespit edilmesi ve yargı önüne çıkarılması amacıyla Meclis araştırma sürecinin başlatılmasını talep etti.
Soru önergesi metni aşağıda yer almaktadır.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
14 Ekim 2022 tarihinde Bartın iline bağlı Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumuna (TTK) ait Amasra Taşkömürü İşletmesinde meydana gelen grizu patlaması sonucunda resmî açıklamalara göre yeraltı vardiyasında çalışan 82 maden işçisinden, 41’i hayatını kaybederken, 11 işçi de yaralanmıştır. Türkiye’de maden kazalarında yaşamını yitirenlerin sayısı 1941 yılından bu yana 3 bini geçmiştir. Madenlerde yaşanan kazaların başlıca nedenleri arasında ise grizu patlaması, yangın ve göçük yer almaktadır. Amasra TTK işletmesinde yaşanan son kaza ise Sayıştay tespitlerine rağmen gerekli önlemler alınmadığı için ne yazık ki bir facia ile sonuçlanmıştır. Türkiye’de yaşanan maden kazalarının önlenmesi, kazalara sebep olan unsurların ortaya çıkarılması, Amasra maden kazasının bütün yönleriyle incelenmesi ve bu kazanın yaşanmasına sebep olan sorumluların belirlenmesi ve hukuk önünde yargılanması amacıyla Anayasa’nın 98. ve Meclis İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırma sürecinin başlatılması gereğini arz ve teklif ederim. 18/10/2021
GEREKÇE
Türkiye Taşkömürü Kurumuna (TTK) ait Amasra Taşkömürü İşletmesinde 14 Ekim 2022 tarihinde meydana gelen grizu patlamasında resmî açıklamalara göre yeraltı vardiyasında çalışan 82 maden işçisinden, 41’i hayatını kaybederken, 11 işçi de yaralanmıştır.
Bu kaza ne kader nede fıtrattır. Düpedüz katliamdır. Madencilik barındırdığı tehlikeler nedeniyle bilgi, deneyim, uzmanlık ve sürekli denetim gerektiren en tehlikeli iş koludur. İncelemeler sonucunda, maden kazalarının; teknik, sosyal, ekonomik, eğitim, planlama ve denetim sorunları gibi pek çok nedeni olduğu görülmektedir.
Siyasetin bürokrasiye müdahalesi sonucu oluşan kadrolaşma, liyakatsiz atamalar ve mühendislerin yetki ve sorumluluklarının yeterli ve doğru belirlenmemiş olması; yukarıda sıralanan sayısız soruna neden olmakta ve ne yazık ki bu tür facialar meydana gelmektedir.
Madencilik sektörü bilim ve teknolojisi grizu patlamalarını önleyecek bilgi birikimine ve deneyimine sahiptir. Bu nedenle bu tip kazalar önlenebilir niteliktedir.
2019 yılında kazanın yaşandığı Amasra Taş Kömürü İşletmesinde Sayıştay denetimlerine konu olan raporda; “2019 yılında müessesenin dengelenmiş üretim derinliği -300 metre olmuştur. Bu derinleşme, ani gaz degajı ve grizu patlaması gibi ciddi kaza risklerinin artmasına neden olmaktadır. Çalışılan damarların tamamında gaz içeriklerinin yüksek olduğu, dolayısıyla degaj kapasitelerinin de yüksek olduğu, arıza zonlarında riskin daha da arttığı bilinmektedir. Bu nedenle müessese ocaklarında ilgili mevzuat hükümlerinin yanı sıra ‘Kurum Degaj Yönergesi’ hükümlerinin titizlikle uygulanması gerekmektedir.” denilmiş ve
Yine aynı Sayıştay raporunda ‘yeterli sayıda işçi hazırlanmadığı için iş güvenliğinin riske atıldığı’, “Müessesede, iş zorluğu nedeniyle kanuni gerekliliklerin yerine getirilmesi durumunda işçilerin derhal emeklilik hakkını kullanması nedeni ile azalan işçi sayısına bağlı olarak, kömür kazı faaliyetinin yapıldığı ayaklarda yeterli sayıda işçi tertip edilemediği, bu durumun başta iş güvenliği olmak üzere üretim ve işgücü verimliliklerini düşürdüğü görülmüştür.” denilmektedir.
Sayıştay raporlarına da yansıyan tüm bu açık uyarılara rağmen gerekli önlemler alınmadığı için böylesine büyük ölümlü kazanın yaşandığı anlaşılmaktadır. 2019 Sayıştay raporuna yansıyan uyarıların neden dikkate alınmadığı, sorumluların neden önlem almadığı, kazanın olduğu anda metan gazı uyarı sisteminin çalışıp çalışmadığı, bu işyerinde kaç denetim yapıldığı, müfettiş raporlarına yansıyan eksiklilerin neler olduğu, bu işyerine kaç maden mühendisinin çalıştığı, işetmede özel sektörün bulunup bulunmadığı gibi bir dizi cevaplanması gereken soru işaretleri mevcuttur.
Tüm bu nedenlerle, Amasra’da meydana gelen ve 41 işçinin yaşamını sona erdiren, 11 işçinin yaralanması ve büyük maddi zararlara sebebiyet veren maden kazasının bütün yönleriyle incelenmesi, bu kazanın yaşanmasına sebep olan sorumluların belirlenmesi ve hukuk önünde yargılanması amacıyla ve buna benzer kazaların bir daha yaşanmaması için bir Meclis Araştırma Komisyonun kurulmasını çok önemli ve gerekli görmekteyim.