Konuşmalar

Kenanoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda açıkladı: Alevi kurumları, AKP’nin yeni Alevi açılımına ne diyor?

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, AKP’nin (Adalet ve Kalkınma Partisi) yeni Alevi açılımına ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda konuştu. İktidarın yeni Alevi açılımı sürecindeki dezenformasyonlarına dikkat çeken Kenanoğlu, Alevi kurumlarının söz konusu süreci asimilasyon politikalarının devamı olarak Alevi kurumsallaşmasına yönelik bir darbe ve el koyma olarak değerlendirdiğini aktardı.

Konuşma tutanak metni ve videosu aşağıda yer almaktadır. 


Dönem: 27 Yasama Yılı: 6 Tarih: 13.10.2022 Birleşim: 7 Ham Tutanak Sayfası: –

Konuşmacı: ALİ KENANOĞLU Seçim Çevresi: İSTANBUL

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Dezenformasyon yasasını görüşüyoruz. Şimdi, bu dezenformasyon konusuna bir toplumsal kesim üzerinde yapılan algıyla ilgili birtakım örnekler ve hakikatler nedir onu anlatmaya çalışacağım. Şimdi, 7 Ekim tarihinde Cumhurbaşkanı, Şahkulu Sultan dergâhını ziyaret etti ve orada bir açıklama yaptı, bir başkanlık kurulacağını söyledi, Kültür ve Turizm Bakanlığı nezdinde bir başkanlık kurulacağını söyledi; Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı. Tabii, baktığınız zaman burada da konuşuldu, herkes övgüyle anlattı “Çok güzel, iyi şeyler.” filan; Yeni Şafak böyle vermiş olayı, çok beğenerek; Sabah gazetesi vermiş aynı şekilde, Hürriyet vermiş, vesaire, devam ediyor yani bugün “havuz medyası” diye adlandırdığımız bütün kanallar, televizyonlar bu meseleyi böyle anlatıyorlar. Peki, hakikaten bu duruma, orada açıklanan duruma Alevi toplumu ne diyor? Yani bunun Alevi toplumunun hayrına olup olmadığına kim karar verecek? Yani siz mi karar vereceksiniz, ben mi karar vereceğim yoksa bu temsil eden, yıllardır bunun mücadelesini yürüten, bu konu için kurulmuş cemevleri mi verecek? Benim birazcık hakkım var yıllarca o kurumlarda hizmet etmiş biri olarak ama yine de haddim olarak görmem. Netice itibarıyla kurumlara bakacağız yani bu konuyla ilgili kurulmuş kurumlar ne diyor? Şu anda cemevleri bir köylerde var; iki, şehirlerde, ilçelerde var ve bütün bunların büyük çoğunluğu şu kurumlara bağlı, isimlerini size söyleyeyim: Alevi Bektaşi Federasyonu üst çatı, bunların 36 bileşen kurumu var. O bileşen kurumların da alt kurumları var, cemevlerinin büyük çoğunluğu bunlara bağlı. Alevi Dernekleri Federasyonu var, yine bunların 38 ayrı cemevi üst kurumu var, onlara bağlı cemevleri var; Alevi Vakıfları Federasyonu var, 10 Alevi vakfı, Cem Vakfi dâhil olmak üzere bunlara bağlı; Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı var, bunların 53 ayrı yerde cemevi var. Alevi Kültür Derneklerinin 98 ayrı il ya da ilçede cemevi var, Pir Sultan Abdal Kültür Derneklerinin 81 il ya da ilçede cemevi var yani Türkiye genelindeki il ve ilçeler bazındaki cemevlerinin çoğunluğu gene köylerde, yüzde 98’i bu kurumlara bağlı.

Şimdi bu kurumlar ne diyor? Diyorlar ki: “Açıklanan paket ne demokratiktir ne de müjdedir. Aksine bu paket Aleviliğin şimdiye kadar kamu gücüyle soluksuz bırakılmasının, Aleviliğin tabutuna son çiviyi çakma niyetinin paketidir.” Bu kurumların açıklaması burada. Bunu gazetelerde göremezsin mümkün değil o ve devam ediyorlar, itirazlarını sıralıyorlar diyorlar ki: “Cemevlerimiz ibadethanedir.” Yani şimdi Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlanınca şöyle bir şey oluyor: Cemevine gitmek turizm faaliyeti, cemevinde ibadet etmek, orada cem yapmakta bir folklorik, kültürel faaliyet sanki; böyle bir şey yok, cemevi bizim ibadethanemiz. Şimdi, burada şunu diyorlar: “Bu demektir ki Alevilik, dinsel ve kimliksel özellikleriyle inkâr edilmeye devam edilecek bu kararla.” İkincisi, “Alevi toplumunun en önemli sorunu sosyopolitik, sosyokültürel düzeyde kamu gücüyle örgütlenen kamu gücüyle yeniden üretilen negatif ayrımcılıkta ısrar edilecek.” Bu devam edecek yani. Üçüncüsü, “Açıkça ilan ederiz ki bu devletin Alevi kurumsallaşmasına, Alevi dinselliğine yönelik darbe ve el koyma girişimidir.” Yani bu, başkanlığın ve cemevinin bunlar üzerinden yönetilmesine bu Alevi kurumları “darbe” diyor ve “kayyum ataması” diyor.

(AK PARTİ sıralarından gülüşmeler)

ALİ KENANOĞLU (Devamla) – Gülersiniz tabii ama kurumlar böyle diyorlar.

MUSTAFA CANBEY (Balıkesir) – İstiyordunuz böyle bir şeyi.

ALİ KENANOĞLU (Devamla) – Dördüncüsü “Rızalık üstüne talibe hizmet borcuyla Hakullah ile Hak uğruna hizmet veren dedelerimiz, bundan sonra devletten alacağı maaşın hizmetçisi olacak. Kamu kaynaklarının din kisvesi altında yağmalanmasından pay alacaklar; bu, bizim inancımıza aykırı.” diyorlar ve “Bizim açımızdan da bu -dedelerin kontrol altına alınması- Alevilik açısından bir asimilasyondur.” diyorlar ve çok daha önemli bir şey söylüyorlar: “Sayın Cumhurbaşkanının açıkladığı paketin Alevilere yönelik demokratik bir reform paketi değil, tam tersine Alevilere şeksiz gümansız, antidemokratik bir saldırı olduğunu beyan ederiz. Demokratikleşme peşinde olanlar öncelikle Alevi toplumlarına, onların meşru kurumlarına kulak vermekle, onları muhatap almakla işe başlayacaktır.” Yani “Bu işle ilgili cemevlerini, Alevi kurumlarını muhatap alarak işe başlayın.” diyor. Ve başka önemli bir şeyin altını daha çiziyorlar: “Bilinmelidir ki bizim tarihimiz, Sayın Cumhurbaşkanının zikrettiği gibi Malazgirt’ten, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan Cumhuriyete uzanan…

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN – Tamamlayalım lütfen.

ALİ KENANOĞLU (Devamla) – …ve yaşadığımız toprakları daima boş bir toprak olarak kabul eden, bu toprakların insanlarını Malazgirt’ten itibaren yok sayan militarist bir tarih değildir, militarist bir milliyetçilik anlayışıyla Aleviliğin en temel düsturu ‘yetmiş iki milleti bir nazarla görmek’ ilkesi taban tabana zıttır.” diyor bu Alevi kurumları.

Ve en son CNN TÜRK televizyonuna bir Cem Vakfı yöneticisi çıkartılmıştı, öve öve bitiremiyordu bu açılımı; Cem Vakfı görevden aldı onu çünkü “Bizim, kurumsal olarak cemevlerimizin görüşü değildir bu.” dedi. “Siz bize rağmen çıkıp orada…” Kendisi AKP üyesiymiş, daha sonra beyan ettiler “Ancak bizim kurumsal görüşümüz bunu kabul etmiyor.” diye ifade ediyorlar.

Şimdi, Türkiye’de kurulu bulunan Alevi kurumları ve Alevi toplumu bu meseleye böyle bakıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ KENANOĞLU (Devamla) – Ve son olarak Nesîmî’nin dediği gibi şöyle diyorlar:

“Nesimi’yim vay başıma,

Kanlar karıştı yaşıma,

Yağın gerekmez aşıma,

Yeter zehrin katmasın.” (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)

akenanoglu

alikenanoglu.net
Başa dön tuşu