Soru Önergeleri

Tokat’ın Zile İlçesine Bağlı Kuruçay Köyü’ne Yönelik Mermer Ocağı Tehdidi TBMM Gündeminde

Tokat’ın Zile ilçesine bağlı Kuruçay Köyü’nde kurulması planlanan mermer ocağı HDP İstanbul Mv. Ali Kenanoğlu tarafından meclis gündemine taşındı. 

Projeye ilişkin ÇED raporunda usülsüzlük yapıldığı yönündeki iddialara dikkat çeken Kenanoğlu, “ÇED gerekli değildir” kararını çıkarabilmek amacıyla 100 hektarlık proje alanının 15 hektar olarak kayda geçtiği, bir diğer deyişle proje sınırları içerisindeki 85 hektarlık alanın değerlendirme dışı tutulduğu iddiası ileri sürülmektedir.” diyerek Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a bu iddiaların doğru olup olmadığını ve doğruysa böylesi bir usülsüzlüğün altına imza atan kişi ve/veya kurumlar hakkında bakanlık tarafından herhangi bir işlem başlatılıp başlatılmadığını sordu. 

Projenin, hayata geçmesi durumunda köy yaşamı üzerinde geri dönüşü mümkün olmayacak olumsuz etkileri olacağını savunan Kenanoğlu, köylülerin geçimlik ihtiyaçlarını karşılamak üzere yürüttükleri hayvancılık ve tarımcılık faaliyetlerinin son bulacağına işaret etti.


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Aşağıda belirtilen soruların Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat KURUM tarafından anayasanın 98. ve TBMM İçtüzüğü ’nün 96. ve 99.maddeleri uyarınca yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Ali KENANOĞLU

İstanbul Milletvekili

Tokat’ın Zile ilçesine bağlı Kuruçay Köyü sınırları içerisinde 100 hektarlık bir alan içerisinde mermer ocağı kurulması yönünde adımlar atılmaktadır. Ancak bu mermer ocağı projesi için kapsamlı değerlendirmeler yapılmadan alelacele bir şekilde – ÇED alanı 15 hektar olarak gösterilerek – “ ÇED gerekli değildir” yönünde bir karar alınmıştır.

Öte yandan, mermer ocağının – Kuruçay köylülerinin tepkilerine rağmen – Kuruçay Köyü’nün yayla alanlarını ve su kaynaklarını kapsayan bir havzada kurulması planlanmaktadır. Köy sakinlerine göre mermer ocağının faaliyete geçmesi halinde köydeki yaşam son bulacaktır. Zira ocağın faaliyete geçmesiyle birlikte ortaya çıkacak atıklar yapay atık dağları halinde biriktirilecek ve yağmur sularıyla birlikte daha sonra kolayca su kaynaklarına eklenerek kirliliğe yol açacaktır. Yine, mermer ocağının su kaynaklarına ev sahipliği yapan alanda olmasından ötürü süreç ilerledikçe dere yataklarını kapatıp kurutacak; son olarak da mermer ocağı faaliyetleri sırasında çıkacak tozlar rüzgarın etkisiyle mera alanları üzerine taşınacak ve mera alanlarını kullanılamaz hale getirerek köyde yürütülen hayvancılık faaliyetlerinin son bulmasına yol açacaktır.

Tüm bunlar düşünüldüğünde;

  • “ÇED gerekli değildir” kararını çıkarabilmek amacıyla 100 hektarlık proje alanının 15 hektar olarak kayda geçtiği, bir diğer deyişle proje sınırları içerisindeki 85 hektarlık alanın değerlendirme dışı tutulduğu iddiası ileri sürülmektedir.
    • Bu iddia doğru mudur?
    • Doğruysa bu usulsüzlüğün altına imza atan kişiler ve/veya kurumlar hakkında bakanlığınızca bir işlem başlatılmış mıdır? Süreç ne aşamadadır?
  • Köy sakinlerinin tepkilerine, başvurularına ve köydeki geçimlik faaliyetleri sonlandıracak olmasına rağmen projenin hayata geçirilmesi yönünde adımların atılmasının gerekçesi nedir?

akenanoglu

alikenanoglu.net
Başa dön tuşu