Kızılaydaki ahlaksızlığın sebebi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali KENANOĞLU, Kızılay dahil tüm devlet kurumlarının AKP eliyle tarikatlara peşkeş çekilmesiyle ile ilgili Meclis’te söz aldı. Devletin ve devlet kurumlarının aile şirketlerine dönüştürülmesinin araştırılması gerektiğini söyleyen Kenanoğlu, devletin kurumlarının AKP’li isimlere peşkeş çekildiğinin altını çizerek, “Bu tercihin bedelini ödeyeceksiniz. 14 Mayısta hepiniz gideceksiniz” dedi.
Konuşma videosu ve tutanak metni aşağıda yer almaktadır.
Dönem: 27 Yasama Yılı: 6 Tarih: 22.03.2023 Birleşim: 77 Ham Tutanak Sayfası:66-
Konuşmacı: ALİ KENANOĞLU Seçim Çevresi: İSTANBUL
HDP GRUBU ADINA ALİ KENANOĞLU (İstanbul) – Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Ya, devletin varlığı; devletin gücü, devletin imkânları zora düşen, dara düşen yurttaşlarına yardım ettiği sürece vardır yani “Devlet vardır.” denildiği zaman, “Devletimiz orada.” denildiği zaman, bunları sağlayabiliyorsa devlet oradaydı; eğer bunları sağlayamayıp boş, kuru gürültü, bir sürü yönetici, bir sürü vali, bir sürü bakan deprem esnasında orada olmuş, olmamış; bunun bir kıymeti yok ki, vatandaş için hiçbir önemi yok, oradaki depremzede için hiçbir karşılığı yok.
Şimdi, burada tabii “çadır ve erzak satışının araştırılması” deniliyor; bu değil, araştırılması gereken bu değil. Zaten çadır ve erzak satışını ve bu büyük ahlaksızlığı bu toplum öğrendi, bu kanıtlandı; burada araştırılması gereken bu rezalet nasıl ortaya çıktı? Bu rezilliğe nasıl gelindi? Bu kurumlar bu hâle nasıl getirildi? Bunların araştırılması gerekiyor. Yani insanlar, depremden canını kurtaranlar, enkazdan kurtulanlar orada başlarını sokacak bir çadır ararken Kızılay bu çadırları stoklarında, tutup depolarında tutup ondan sonra nasıl sattı? Yani bu ahlaksızlığa nasıl müsaade edildi? Bunu yapan kişi hâlâ nasıl görev başında durabiliyor? Utanmadan sıkılmadan hâlâ insanlara nasıl cevap verebiliyor? Yani araştırılması gereken bu yüzsüzlüğün kendisidir, araştırılması gereken budur, bunun araştırılması gerekiyor. Tabii, bütün bunların hepsinin bir tercih olduğunu biz biliyoruz. Yani sonuçta, devletin kurumlarının bu hâle getirilmesi bir tercihtir. AKP iktidarı, yirmi yıl boyunca devletin kurumlarının içini boşaltarak, devletin bütün birimlerini İslami cemaat ve tarikatların kurduğu vakıflara muhtaç hâle getirmeyi bir strateji, bir yöntem olarak benimsemiştir ve böyle yaparak Kızılay başta olmak üzere, eğitimde, sağlıkta, adalette birçok alandaki kurum ve kuruluşların tamamının içini boşaltarak toplumu kendi kurduğu, kendi yandaş gördüğü ve kendi sonradan da kurdurduğu birtakım vakıflara mahkûm, mecbur bırakma siyaseti yürütmüştür. Bu böyle tesadüfen oluşmuş bir şey değildir, Kızılayın buraya geldiği nokta, Kızılayın yaptığı bu ahlaksızlık, bu yüzsüzlük öyle birdenbire ortaya çıkmış bir şey değildir. Yirmi yıllık politikanın, yirmi yıldır sürdürülen siyasetin sonucudur. Görüyoruz ki bu sonucu zaten bilenler, bu sonuçtan zaten memnun olanlar o yüzsüze sahip çıkmaya devam ediyorlar, Kızılay Başkanı istifa etmek yerine yüzsüzce görevini sürdürmeye devam ediyor ve hâlâ savunmalarını sürdürmeye, yaptığı işin doğru olduğunu savunmaya çalışıyor. Çünkü kendisine verilen görev bu, bütün kurum ve kuruluşların içi boşaltılarak kurum ve kuruluşları yandaşlara peşkeş çekmenin bir yöntem olarak Kızılay vaadediyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Tamamlayın sözlerinizi.
ALİ KENANOĞLU (Devamla) – Şimdi, araştırılması gereken devletin ve devletin kurumlarının aile şirketine dönüştürülmesidir. Kızılay başta olmak üzere, bütün devletin kurumları birer aile şirketine dönüştürülmesidir. Kızılay başta olmak üzere devletin bütün kurumları birer aile şirketine dönüştürülmüş ve AKP’nin yandaşlarına, AKP’nin milletvekillerine, siyasetçilerine, kapısından geçenlerin her birine bu kurumlar peşkeş çekilmiştir. Esasında, dediğim gibi bu bir tercihtir, bu tercihin bedelini ödeyeceksiniz. 14 Mayısta hepiniz gideceksiniz.